Bozkırlılar Derneği

Bozkır'ın Tarihi

 

 

BOZKIR'ın tarihi 1400'lü yillarin basinda Yalihüyük (Yazikolu) çevresin de yasayan Bozkir Bey, Leontopolis'e gelerek kendi adini vermistir.

Bozkir'in 1400'lü yillardan önceki ismi Leontopolis (Aslanlar Kenti)' dir. Ilk ismi ise; Isaura Vetus'tur. 16. ve 17. Yüzyillarda “Siristat”, “Silistat”,”Seriustat” olarak da anilmis, hatta bugün bile yasli kusak, bu isimlerden bir tanesini hala söylemektedir. Bu sözcügün anlami ve mensei bilinmemektedir. Ancak Bozkir ve çevresinde çikarilan Simli kursun, altin ve gümüs madenlerini isleten bas ustanin “Ser Usta”'nin degisik bir varyasyonu olsa gerek. Bozkir adi, Katip Çelebi'nin Cihan Nüma'sinda “Buz-Kir” olarak geçer.

Isauria Bölgesinde ilk bilimsel arastirmalari yapan Hamilton, Bozkir'a “Tiris-Maden” adini vermistir. Hamilton'un bu adi verisi herhalde üçlü madenin yani altin, kursun ve gümüsün çikariliyor olmasindandir.

M.S. 360 yilinda Bozkir'in adi Leontopolis olarak geçer. Hatta bu ismin M.S. 1. yüzyila kadar inebilecegini düsünmekteyiz. Çünkü, Miladin ilk yillarinda Isaura Vetus ve Isaura Nova sorunu ortaya çikmaktadir. Bozkir merkeze lokalize ettigimiz Isaura Vetus, çesitli savaslarda gücünü yitirmis, bunun sunucu olarakda, daha sarp bir yere, yeni bir kentin yapilmasi ihtiyaci duyulmustur. Bu nedenle de Bozkir yakinlarindaki “Zengibar Kale” olarak bilinen Isaura kentide, kanimca “Isaura Nova” olmalidir. Çünkü, buradaki sur duvarlari ve kule yapim teknikleri M.Ö. 1. yüzyili göstermektedir. O halde Leontopolis adinin M.S. 1. ve 2. yüzyilda ortaya çikmis olmasi gerekir.

Akdeniz'e Toroslar dan inen yollarin en yakin ve en elverisli olan kismi da Bozkir merkezidir. Bozkir merkezden çikan ve Konya Müzesine getirilen savasçi kabartmasi M.Ö. 1. yüzyila tarihlenmektedir. Ayrica yukarda sözünü ettigimiz P.Servilius Vatia'nin Isaurialilar'la yaptigi savasta M.Ö. 78 yilidir. Bozkir'da bulunan kaya mezarlari ve Küçük Sivritepe olarak bilinen yarlesim yerleri de dikkate alinarak burasini Isura Vetus olarak lokalize ediyoruz.

Bozkir Ilçesi, yerlesim birimleri yönünden çok genis bir alani kapsamakta iken gerek Cumhuriyetin ilk yillarinda, gerekse 1990 yillarindaki idari bölünmeler nedeniyle Ahirli ve Yalihüyük kasabalarinin ilçe olmasi, ayrica Bozkir'in Kuzeyinde yer alan bazi Köylerin de Çumra ve Akören ilçelerine baglanmasi Bozkir ilçesini küçültmüstür.

Bozkir merkez ilçede Küçük Sivri olarak bilinen tepede antik yerlesmeler mevcuttur. Tepenin zirvesinde kaya mezarlarinin yaninda bir tapinak olarak düsündügümüz bir yapi ve bol miktarda seramik parçasi, burasinin antik bir yerlesmeye sahne oldugunu göstermektedir. Ayrica su anda Askerlik Subesi ve Kaymakamlik Binasinin bulundugu yerlerde 1934 yilinda yapilan Askerlik Subesi Binasinin ilk temel kazma çalismalari sirasinda yukarda bahsettigimiz savasçi kabartmasi bulunmustur. Küçük Sivritepe'nin tam karsisinda derin bir vadiyle ayrilan ve Çarsamba suyunun ikiye böldügü vadinin öbür yakasindaki Büyük Sivri ve Küçük Sivri Tepe'de de Kaya Mezarlari mevcuttur. Bu arada Bozkir ilçesinin Seydisehir Kara yolu çikisinda, Çaglayan-Dere Kasabalarinin yol ayriminin karsisindaki bahçeler içinde de M.Ö. 78 yilinda Roma'li Komutan Puplius Servilius Vatia'nin Isauralilar'la yaptigi savasi anlatan bir yazit bulunmustur.

Bozkir'in Türk-Islam kültür' ünün tesiri altina girmesi ile Selçuklular, Karamanogullari ve Osmanlilar Cumhuriyetimizin ilanina kadar bu topraklarda hüküm sürmüslerdir. Selçuklular devrinden kalma tarihi kemer köprüler,Osmanli dönemine ait camileri ve çesmeleri görülmeye deger saheserlerdir.

Bozkir,yurdumuzun kuzeyinde bulunan Karadeniz bölgesi ile, ülkemizin dogusunda bulunan Dogu Anadolu bölgesini, Akdeniz bölgesine baglayan önemli bir geçis noktasinda olmasi nedeni ile oldukça önem arz etmektedir. Antalya iline bagli Manavgat ilçesine Devlet Karayolu kisa zamanda baglanacaktir.

Bozkir;tarihi ve turistik eserleri,maddi ve manavi kültür unsurlari ile bir kültür ocagidir. Bozkir kelimesi; günümüzde step iklimine sahip topraklarin ve bölgenin bulundugu “yilin çogu zamani boz renkli görünen yerler” anlaminda kullanilan cografî bir terimdir. Ancak böyle bir tanimlamadan hareketle, buranin adinin da bölgenin cografî özelliklerinden kaynaklanmis olup olmayacagina baktigimizda, Toros daglarinin üzerinde, denizden epey yüksek bir mevki ve ormanlik tepelerin ortasindaki yayla karakteri gösteren bu bölgenin yapisi, bize adinin step iklim özelliginden gelmedigini rahatça gösterir. Aslin da, Bozkir kelimesi tamamen Türkçe bir kelimedir. Boz ve kir kelimesinin birlesmesinden meydana gelmistir. Simdi hem bir yerlesim yeri adi olarak, hem de cografî bir terim olarak farkli anlamlar tasisa da , eski Türkçe'de boz ve kir , yani ; yen ve yok et ve bu davranisi gösteren yigit kisi anlami vardir. Zaten tarihte de bu anlamda sifat olarak kullanilmistir.

Selçuklular ve Karamanogullari dönemlerinde yasamis ve önemli hizmetler görmüs olan ve Osmanlilar dönemi belgelerinde de “ Bozkirli ” diye tanimlanan bir “ Türkmen Beyi ve Sülâlesi ” bulunmaktadir. Bozkir ismi de büyük ihtimalle bu anlamdaki söz konusu Türkmen Beyi ' ne dayanmaktadir. Kalabalik bir cemaat olan “ Bozkirliogullari ” , Osmanli Karamanogullari çekismesinde Karamanogullari ' nin tarafini tutmus, Osmanlilar bölgeye hakim olduktan sonra, eski Karamanli Türkmen Beyleri ' nin bir taraftan nüfuzlarini kirmaya çalisirken , diger taraftan da husumetini bertaraf edip dostlugunu kazanmak için onlara, eskiden sahip oldugu arazileri timar olarak vermeye devam etmistir.

Osmanlilar, siyasî, cografî vb. nedenlerle idarî birimleri tespit ederken, o bölgede önemli ve büyük bir yerlesim merkezi varsa onun ismini, hem o idarî birime veriyor hem de orasini birimin merkezi yapiyordu. Bunun örnekleri çok fazladir. Ancak, önemli bir merkez olmadiginda ne bir merkez belirleniyor ne de bir yerlesim yerinin adini veriyor; oranin adini bütünü kapsayacak isimlerle nitelendiriyor. Mesela, herkesin bildigi ve halen devam eden bu gelenegi göstermesi bakimindan Içel ile Mersin ve Kocaeli ile Izmit'i zikredebiliriz.

Osmanlilar döneminde, simdi isimleri degismis olmakla beraber, buna benzer çok uygulama vardir. Konya'dan örnek verecek olursak: Turgut Kazasi ile Bozkir Nahiyesi gibi Sahra, Sudiremi ve Aladag nahiyelerinin belli bir merkezleri yoktu. Ancak, XVII. yüzyildan sonra güvenlik gibi çesitli nedenlerle idarî birimlere belli bir meskûn yer, merkez olarak belirleme ihtiyaci hasil olmus; Sahra Nahiyesi ' nin merkezi Çumra, Sudiremi Nahiyesi ' nin merkezi Sille, Aladag Nahiyesi ' nin merkezi Hadim ve Bozkir Nahiyesi ' nin merkezi Siristad olarak tespit edilmis ve daha sonraki dönemlerde de kimi nahiye isimleri kaybolmus , Çumra gibi yerlesim merkezi nahiye ismi haline gelmis, Bozkir gibi kimi nahiye isimleri de yerlesim merkezinin ismine dönüsmüstür.

30 Aralık 2012
8881 kez okundu.